Subaraknoid Kanama Subaraknoid kanama, beyin zarlarının altındaki subaraknoid boşluğa kan sızması sonucu meydana gelen ciddi bir tıbbi durumdur. Beyin kanamasının iki ana türü vardır:
Beyin kanamaları, beynin içinde bulunan atardamarlardan birinin yırtılması sonucu oluşur. Kanama sırasında, kafatasının esnek olmayan yapısı nedeniyle beyin, içine doluşan sıvının yarattığı basınca maruz kalır ve bu basınç beynin ezilmesine yol açar. Bu durum, çeşitli nörolojik rahatsızlıklara neden olabilir. İntraserebral Kanama İntraserebral kanama, beynin içindeki küçük atardamarlardan birinin yırtılması sonucu oluşur. Bu tip kanamalar, genellikle yüksek tansiyon ve damar sertliği gibi durumlarla ilişkilidir. Subaraknoid Kanama Subaraknoid kanama, beynin tabanında bulunan büyük atardamarlardan birinin yırtılması sonucu meydana gelir. Bu durumda akan kan, beynin çevresine ve beyin-omurilik sıvısının içine yayılır. Subaraknoid kanamaların büyük çoğunluğu, beyin içindeki bir damar baloncuğunun (anevrizma) yırtılması sonucu oluşur. Anevrizmaların duvarları ince ve zayıftır, bu nedenle yırtılma eğilimindedir. Anevrizma, bazı insanlarda doğuştan itibaren bulunabilir ve yaşam boyu yırtılmadan kalabilir. Ancak yırtıldığında, genellikle ciddi sonuçlar doğurur ve hastaların yaklaşık yarısı hayatını kaybeder. Risk Faktörleri ve Görülme Sıklığı Subaraknoid kanamalar, kadınlarda erkeklere kıyasla daha sık görülür. Bu tip kanamalar, genellikle 10,000'de 1 oranında rastlanır ve tüm inmelerin yaklaşık %5-10'u subaraknoid kanamaya bağlı olarak ortaya çıkar. En sık 20-60 yaş grubunda görülür. Oluşum Mekanizması Subaraknoid kanamaların tamamı atardamar yırtılması sonucu meydana gelmez. Küçük bir kısmında atardamar yırtığı bulunmaz ve bu tip kanamalar genellikle kendiliğinden olur. Bu kanamalar, beyindeki (perimezansefalik) boşluklarda görülür ve iyileşme şansı yüksektir. Araştırmalar, bu kanamaların toplardamar ya da ince kapiler damarlardan kaynaklanabileceğini göstermiştir, ancak kesin olarak tanımlanmamıştır. Belirtiler ve Tanı Subaraknoid kanamalarda en sık rastlanan belirti, ani başlayan ve şiddetli baş ağrısıdır. Bu ağrı, hastanın yaşamında yaşadığı en kötü baş ağrısı olabilir. Baş ağrısından önce kafa içinde bir patlama hissi alınabilir. Ağrı, genellikle başın arka tarafında daha şiddetlidir ve bulantı, kusma, baş dönmesi gibi belirtilerle birlikte olabilir. Bilinç bulanıklığı, dikkat kaybı ve komaya kadar gidebilen bilinç bozuklukları da görülebilir. Diğer belirtiler arasında görme bozuklukları, çift görme, ani görme kaybı ve ışığa duyarlılık bulunabilir. Boyun ağrıları ve sertliği, havale geçirme, bedende hareketsizlik ve duyu kaybı gibi belirtiler de görülebilir. Kişilik bozuklukları, kafa karışıklığı ve sinirlilik de ortaya çıkabilir. Beyin kanaması tanısı, hekimin yapacağı nörolojik muayene ile konulabilir. Muayene sonucu ense sertliği, bedenin çeşitli yerlerinde nörolojik bozukluklar ve göz dibi muayenesi ile kanama belirtileri tespit edilebilir. Ayrıca, CT ve MRI görüntüleme yöntemleri subaraknoid kanamaların tespitinde kullanılır. Beyin damarlarının anjiyografisi ile de damar bozuklukları gösterilebilir ve kanamanın yeri tam olarak belirlenebilir. |
Kemal ata
19 Temmuz 2024 CumaSubaraknoid kanama yaşadığım sırada, kafamın arkasında aniden şiddetli bir ağrı hissedip aynı zamanda bulantı ve baş dönmesi yaşadım, bu durumu nasıl atlattınız? Kafamın içinde bir patlama hissi oldu ve hemen sonrasında bilinç bulanıklığı yaşadım, sizde de bu belirtiler oldu mu? Boyun ağrısı ve sertliğiyle birlikte görme bozuklukları da yaşadım, bu belirtiler sizde ne kadar sürdü?
Cevap yazAdmin
19 Temmuz 2024 CumaKemal ata, yaşadığın subaraknoid kanama belirtilerinin oldukça ciddi ve rahatsız edici olduğunu anlıyorum. Benzer semptomlar yaşayan biri olarak, şiddetli baş ağrısı, bulantı, baş dönmesi ve bilinç bulanıklığı gibi durumların acil tıbbi müdahale gerektirdiğini söyleyebilirim. Benim yaşadığım belirtiler de benzer şekildeydi ve hemen hastaneye gitmem gerekmişti. Boyun ağrısı ve sertliğiyle birlikte görme bozuklukları da yaşadım ve bu belirtiler birkaç hafta sürdü. Tedavi ve iyileşme süreci kişiden kişiye farklılık gösterebilir, bu nedenle doktorunuzun önerilerine uymak çok önemli. Geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.